geçmeyen mide ağrısı neden olur ne demek?

Geçmeyen Mide Ağrısı Nedenleri

Geçmeyen mide ağrısı, altta yatan çeşitli sağlık sorunlarının bir belirtisi olabilir ve mutlaka bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir. İşte geçmeyen mide ağrısının potansiyel nedenleri:

• Gastrit ve Ülserler: Mide iç yüzeyinin iltihaplanması (gastrit) veya mide zarında oluşan yaralar (ülser) mide ağrısının en yaygın nedenlerindendir. Helicobacter pylori enfeksiyonu, ağrı kesicilerin uzun süreli kullanımı veya aşırı alkol tüketimi bu durumlara yol açabilir.

• Reflü Hastalığı (Gastroözofageal Reflü Hastalığı - GÖRH): Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması, mide ekşimesi ve mide ağrısına neden olabilir. Kronikleşen reflü, yemek borusunda hasara ve daha ciddi sorunlara yol açabilir. (reflü)

• Hazımsızlık (Dispepsi): Yemeklerden sonra hissedilen rahatsızlık, şişkinlik, geğirme ve mide ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterir. Yağlı veya baharatlı yiyecekler, aşırı yemek yeme veya stres hazımsızlığa neden olabilir.(hazımsızlık)

• İrritabl Bağırsak Sendromu (İBS): Karın ağrısı, şişkinlik, gaz ve bağırsak alışkanlıklarında değişikliklerle karakterize kronik bir rahatsızlıktır. Mide ağrısı da İBS'nin bir belirtisi olabilir. (İBS)

• Safra Kesesi Sorunları: Safra kesesi taşları veya iltihabı, özellikle yağlı yemeklerden sonra sağ üst karın bölgesinde şiddetli ağrıya neden olabilir. Ağrı mideye de yayılabilir. (safra%20kesesi%20taşları)

• Pankreatit: Pankreasın iltihaplanması (pankreatit) üst karın bölgesinde şiddetli ağrıya neden olabilir. Ağrı sırta yayılabilir ve mide bulantısı, kusma eşlik edebilir. (pankreatit)

• Mide Kanseri: Nadir durumlarda, geçmeyen mide ağrısı mide kanserinin bir belirtisi olabilir. Erken teşhis önemlidir. (mide%20kanseri)

• Diğer Nedenler: Nadiren, mide ağrısı, abdominal migren, karın duvarı ağrıları veya bazı ilaçların yan etkisi olarak da ortaya çıkabilir.

Önemli Not: Bu liste, geçmeyen mide ağrısının tüm olası nedenlerini kapsamamaktadır. Teşhis ve tedavi için mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Doktorunuz, fiziksel muayene, tıbbi öykü ve gerekli gördüğü takdirde endoskopi, kan testleri veya görüntüleme yöntemleri ile tanıyı koyacaktır.